ATATÜRK VE MONTESSORİ
Atatürk, Montessori eğitim sistemiyle yakından ilgilenmiş ve bu alanda Montessori eğitim anlayışının öğretmenlerimiz tarafından öğrenilmesini istemiştir.
Atatürk’ün Maria Montessori ismini tavsiye etmesi, sıradan ve rastgele bir tavsiye değildir. Atatürk yaşadığı çağı çok iyi okuyabilen bir liderdir. Kendisi 1900’lerin başında, Montessori henüz İtalya için bile çok yeniyken, kaynakların Türkçeleştirilmesini talep etmiştir.
16-21 Temmuz 1921 tarihinde yapılan Maarif Kongresinde; Atatürk, lisan bilen genç muallimlere, Maria Montessori’nin eserlerini okumalarını tavsiye etmiş ve Maria Montessori için şu övücü sözleri söylemiştir;
“Bu zevatın (Maria Montessori) terbiyede şaheser, denemeye layık eserlerinin lisanımıza tercümesi de pek faydalı olacaktır. Hayat ve faaliyet düsturu üzerine müstenit terbiye usulünü büyük bir muvaffakiyette tatbik eden, İtalyalı Dr. Maria Montessori olmuştur. Çocuk bahçeleri (Kindergarten anaokulları ) hususunda Fröbel’i tarihe gömen bu büyük kadına, yeni terbiye ammesi çok medyundur.”
Maria Montessori için Atatürk tarafından kullanılan bu övücü sözler, Batılı bilim insanları tarafından da aynı tonda seslendirilmiştir. Örneğin, eğitim sistemleri üzerine göz kamaştırıcı çalışmalar yapan Dr. Heike Beuschlein, Maria Montessori için şu ifadeleri kullanmıştır:
“Dünyada hiçbir reform pedagojisi, uluslararası alanda Maria Montessori pedegojisi kadar geniş bir alana yayılmamıştır. Çoğu aile de, aile içinde eğitimi, onun prensiplerine göre düzenlemişlerdir.Onun çağdaş çocuk eğitimi konusunda en önemli isim olduğu, bu alanda Rönesans olarak adlandırılabilecek kadar hizmet ettiği, artık kesinlikle kabul edilmektedir.”